Ashoka Fellow’u Jill Vialet’in makalesinden çevrilmiştir. Tamam, ofisiniz kapalı ve evden çalışıyorsunuz. Belki de tercih ettiğinizden daha fazla çevrimiçi toplantınız var, ama bu süreç tamamen yönetilebilir, değil mi? Çocuklarınız evdeyken çalışmak alışık olduğunuzdan tamamen farklı bir durum. Odağınızı kaybetmemek, çocuklarınıza örnek bir ebeveyn olmak ve aslında işlerinizi tamamlayabilmek için size üç ipucu; Zaman Çizelgesi Eğer yaratıcı bir sınıf öğretmenini gözlemleme fırsatınız olduysa mutlaka bir zaman çizelgesi ve planlarının olduğunu fark etmişsinizdir. Benim ziyaret ettiğim örnek sınıflarda öğretmenler güne öğrencilerle birlikte günün programı üzerinden geçerek, öğrencileri programla ilgili soru sormaya, açıklama almaya ve gerektiğinde programda düzenleme ve değişiklik yapmaya katılmaya davet ederek başlar. Bu öğretmenler herhangi bir etkinlikte çok uzun süre kalmazlar, öğrencilerini odaklanmayı sürdürmeleri konusunda desteklerler ve bir şeyler ters gittiğinde her zaman birkaç yedek etkinliğine sahiptirler. Ayrıca, bu öğretmenlerin, öğrencilerin daha büyük bir vizyonla, süreçlere dahil olmak ve çevrelerindeki dünyanın kontrolüne sahip olmalarına yardımcı olmak için tutarlılık ve ritüellerin gücüne çok fazla önem verdiklerini söyleyebilirim. Kulağa çılgınlık gibi gelebilir, ancak her güne günün programını gözden geçirerek başlamak gerçekten iyi bir fikirdir. Programı görünür bir yere asıp/yapıştırıp, gün boyunca sürecinizi takip edebilirsiniz. Çocuklarınız gençse, bu programı kağıda dökerken birlikte çizmek ve/veya yazmak, günün ilk 15 dakikasını geçirmek için eğlenceli bir yoldur. Günü 15–30 dakikalık zaman dilimlerine bölüp, aralara çeşitli aktiviteler ekleyin mesela; esneme molaları, hikaye anlatımı, atıştırmalık ve/veya öğle yemeği hazırlama ve yeme gibi…(Playworks‘ün ücretsiz çevrimiçi #playathome etkinlikleri ne göz atabilirisiniz.) Gün boyunca programa devam ederken, neyin iyi çalıştığı, işlerin gerçekte ne kadar zaman aldığı ve yeni etkinlikler için bulduğunuz fikirler hakkında not alın. Ertesi günün programını yaparken çocuğunuzla birlikte bu notları gözden geçirin ve gözlemlerini sorun. Ekran süresi hakkında kısa bir not. Çocuklarım küçükken, onları oyalamak için kesinlikle ekranlar/teknolojik araçlar kullandım, bu yüzden kimseyi yargılamıyorum. Bununla birlikte, ekran vakti dolduğundaki geçiş zamanının, neredeyse her zaman zor olduğunu hatta kendime neden izin verdiğimi sorgulatacak ve pişman edecek kadar zor olduğunu paylaşmak istiyorum. Eğer çocuklarınızın günde bir film izlemelerine izin verecekseniz, sonrasındaki geçiş sürecini biraz daha rahat atlatmak için ön hazırlık yapmanızı 90 dakikalık bir blok almanızı ve bunu günün sonuna doğru yapmanızı öneririm. Odaklanmak Bu süreçte başarının en büyük anahtarlarından biri, çocuklarınızın yaşanan zorlukların sadece bir parçası olduğunu kabul etmek! Sizin davranışınız bu sürecin en önemli faktörü. Dikkatimizi dağıtan dış uyaranların çok olduğu bir ortamda çalışıyoruz. Verimli çalışma süresine ilişkin bazı tahminler ortalama 8 saatlik günün 2,5 saatinin üretken geçeceğini vurguluyor. Bu durumu da gözeterek, bir günde 2–3 önemli iş öğesini öncelendirmek ve kolayca dikkat dağıtabilecek e-posta ve sosyal medya gibi birçok ‘acil’ şeye karşı koymanızı öneriyorum. Odaklanma önerisi gün içinde çocuklarınızla etkileşime girdiğiniz süre için de geçerli. Bu süre, tanımladığınız 2–3 önemli iş kadar önemli ve aslında çocuklarınıza odaklanmak, ayrılan zamanlarda iş önceliklerinize odaklanabilmenizi çok daha olası hale getirir. Bilgisayarınızı kapatın ve çocuklarınızla zaman geçirirken telefonunuzu erişemeyeceğiniz bir yere koyun. Patronunuzla veya en önemli müvekkiliniz / fon sağlayıcınızla bir toplantıdaymış gibi davranın. PERSPEKTİF Perspektifi korumak her şeydir. Sağlıklı olduğunuz bir durumdaysanız, sevdikleriniz sağlıklıysa ve evden çalışmak için para alıyorsanız, ayrıcalıklı bir konumdasınız ve yapabileceğiniz en önemli şey, ne kadar şanslı olduğunuzu çocuklarınızın da anladığından emin olmanız. Sizi sürekli izliyorlar, ne dediğiniz ve ne yaptığınız çok önemli. Maya Angelou’nun “İnsanların söylediklerinizi ve yaptıklarınızı unutacağını öğrendim, ama insanlar onları nasıl hissettirdiğinizi asla unutmayacaklar.” her zaman olduğu gibi burada da geçerli. Tüm bu süreçteki “işiniz”, ailenizin güvende hissetmesini, ayrıcalıklarının farkında olmasını ve daha büyük toplulukların güvenliği için çabalamalarını sağlamak. Bu normal bir zaman değil ve hepimiz — çocuklarımız dahil — fazlasıyla stresliyiz. Kendimizin ve çocuklarınızın nasıl hissettiğini fark etmek ve işlerin gerçekten, gerçekten, akıl almaz bir şekilde sıra dışı olduğunu kabul etmek, tüm ailenizin uygun beklentileri belirlemesine ve perspektifi korumasına yardımcı olacaktır. ----- İşinizi düşünürken, her şeyin normal olduğunu ve sadece evden çalıştığımızı iddia etmek sizi yıpratacaktır. Beklentilerinizi ayarlamak — ve bunları sabah planlamasının bir parçası olarak ifade etmek — hayal kırıklıklarını hafifletmeye yardımcı olabilir, çocuklarınızı hedeflerinize ulaşmada ortaklarınız olarak meşgul edebilir ve onları olabilecek en iyi “iş arkadaşları” olacak şekilde ayarlayabilir. ----- Ashoka Fellow’u ve Playworks’ün kurucusu Jill Vialet’in 16 Mart 2020 tarihinde Linked-In hesabında yayımlanan makalesinden çevrilmiştir. Çeviri: Çiğdem Selgur