Kırılganlık Üzerine Yeniden Düşünmek

Topluluklar zorlu durumlardan nasıl güçlenerek çıkabilirler?

Kırılganlık Üzerine Yeniden Düşünmek
| Bu makale, Ashoka’nın ev sahipliğinde 19 Ashoka Fellow’unun yer aldığı #ChangemakersUnitedSummit sırasında gerçekleşen online buluşmaların üzerine yazılan ikinci içgörü. Buluşmanın tüm kayıtlarına buradan ulaşabilirsiniz. Covid-19 pandemisi başladığında, Ashoka Fellowu Jérémy Lachal birçok mültecinin bu duruma nasıl başa çıkabileceğini bildiğini gözlemledi. İnsanlar evlerinde kalmakta zorlanırken, Danimarka’daki yaşlılar bu konuda kendi deneyimlerinden tavsiyeler sundu. Ve karantina süreci aile içi istismar vakalarını artırırken, İspanya’da aile içi şiddet mağdurları salgın sonrasında gelişen vakalarının mağdurlarına destek verdi. Bu toplulukların her biri — mülteciler, yaşlılar ve aile içi şiddete maruz kalan kadınlar — sıklıkla “kırılgan” olarak etiketleniyor. “Kırılganlık” algısı, zorlu koşullarla yüzleştikçe gelişen dayanıklılığı ve benzersiz gücü görmezden geliyor. Mayıs ayında gerçekleşen #ChangeMakersUnited online buluşmasında, Ashoka Fellowları ile zorlukları güçlerinin kaynağına dönüştüren, kriz zamanlarında birbirlerine destek vermek için harekete geçen insanları nasıl gördükleriyle ilgili konuştuk. Hayatta Kalanlar Birbirini Destekliyor Hepimize karantina sırasında evlerimizde kalmamız söylendiğinde, aile içi şiddete maruz kalanlar imkansız bir seçimle karşı karşıya kaldılar: tacizcilerinin yanında kalmak veya yasalara karşı gelmek. Her iki seçenek de ölüm kalım meselesi. Ashoka Fellowu Ana Bella Estévez ve sosyal girişimi Fundación Ana Bella, karantina sırasında toplumsal cinsiyet temelli şiddetle karşı karşıya kalan kadınların benzersiz zorluklarına ışık tutuyor. Fundación Ana Bella tarafından desteklenen aile içi şiddet mağdurları, diğer mağdurların bulundukları durumdan kurtulmaları için onları teşvik ediyor. Ev içinde şiddetle mücadele edenleri evde kalmamaya çağırmak için #dontstayathome (evde kalma) adında bir kampanya başlattılar: “Gücünü ve iradeni, istismarcınla hapsedilmek için değil, şiddetten kurtulmak için kullan. Evden çık, bizim gibi tüm bunlardan kurtulup mutlu olmayı hak ediyorsun. Yalnız değilsin.” Aile içi şiddetten kurtulan topluluklar yalnızca aile içi şiddetle karşılaşanların ihtiyaçlarını anlamakla kalmaz, aynı zamanda karantina sırasında dünyanın geri kalanına birinin istismarcısıyla yaşamasının nasıl bir şey olduğunu anlatabilme potansiyeli olan yegane grup. Milyonlarca kişi kendi evlerinde kalmak zorundayken önceden aile içi şiddete maruz kalmış ve kurtulmuş topluluk bu değerli zamanı aile içi şiddetle karşılaşanlara daha fazla empati uyandırmak için kullandı. İstismarcıları ile kalmak zorunda olan kadınların komşularını bir değişim önderi olarak görüp, mağdur kadınların sessizliğini tespit etmeleri, onları kurtarmaları için cesaretlendirenler daha önceden istismara maruz kalmış olanlar oldu. Mülteci Topluluklar Dirençle Liderlik Ediyor Bibliothèques Sans Frontières’den Ashoka Fellowu Jérémy Lachal, mülteci topluluklarının COVID-19 gibi krizlere karşı daha savunmasız görünmesine rağmen, pek çoğunun tahmin edilebileceğinden çok daha dirençli olduklarını açıklıyor. Mülteci topluluklarının pek çok üyesi, hastalık ve salgınlarla doğrudan deneyime sahip olduğundan, pandemiyle başa çıkma konusunda daha donanımlıydılar. Jérémy, “Krizin dünyanın diğer tarafında ne anlama geldiğini [gerçekten anlamak] bizim için çok zor” dedi. “Gerçek şu ki, kriz şu anda Afrika’da oldukça iyi kontrol ediliyor… İnsanlar kendilerini bu tür hastalıklardan nasıl koruyacaklarının gayet farkındalar. Ebola ve kolera krizini çoktan yaşadılar.” Mülteci topluluklarında pek çok kişiyi etkileyen salgınlarla ilgili daha evvelden edinilmiş deneyimler, mültecileri şu anki gerçekliğimizle başa çıkma konusunda daha güçlü kılıyor. Yaşlılar karantina sürecinde bilgeliklerini paylaşıyor Toplumun birçok yaşlı üyesi için izolasyon yeni bir şey değil. Karantina sırasında hepimiz bu kadar yalnız hissetmenin nasıl bir şey olduğunun farkına vardıkça, gençlerin eski neslin izolasyon deneyiminden öğrenecek çok şeyi olduğu da ortaya çıktı. Ashoka Fellowu Ole Kassow ve yaşlı topluluklarla çalışan organizasyonu Cycling without Age, yaşlı ve yalnız bireylerle yakın ilişki içinde. Cycling without Age gönüllüleri yaşlılarla birlikte bisiklete binmek için ekip oluşturarak her iki grubun da kendilerini daha az izole hissetmesine ve sosyal engelleri yıkmasına olanak tanır. Karantina sırasında, yaşlı nüfus özellikle Covid-19 için risk altında olduğundan bu hemen hemen imkansız hale geldi. Gönüllüler artık onları gezintiye çıkaramasalar da, yaşlılar, başkalarının tecrit zamanlarında başa çıkmalarına yardımcı olmak için günlük tecrit deneyimlerinden yararlanarak gönüllülere kendi yardımlarını sağladılar. Değişim, herkesin sunacak ve alacak bir şeyi olduğunu gösteriyor. “Kimseyi alıcı ya da yararlanıcı olarak görmemize gerek yok. Hepimiz yararlanıcı ve bağışlayıcıyız.” — Ole Kassow ----- Değişim liderleri, başkalarını kendi potansiyellerini gerçekleştirmeleri için güçlendirir. Birbirimizin önce zayıf yönlerine değil, güçlü yönlerine bakmalıyız. Ya hepimiz “kırılganlık” fikrimizi, doğuştan gelen gücümüzü konumlandırmak için bir yer olarak yeniden tanımlasaydık? Belki sonunda birlikte başarabileceğimiz değişimin bir sınırı olmadığını anlardık. ----- Morgan Cole, Ashoka’nın içgörü ve fikirlerini yaygınlaştırdığı, Ashoka’nın Avrupa düşünce kuruluşu Öğrenme ve Eylem Merkezi’nde kıdemli pazarlama ve iletişim stratejistidir. Bu makale Morgan Cole tarafından yazılmış, Ceren Kaçar tarafından Türkçeye çevrilmiştir.

0 Comments

Benzer içerikler


Sohbet