Ne yazık ki Türkiye’den çok az kişi vardı... stand ise hiç yoktu. Geçen hafta 3 günümü Paris’te 3 yıldır gerçekleşen ChangeNow2020 Zirvesinde geçirdim. İlk yılında 2000 kişiyi ağırlayan bu toplantı 3 yıl içinde 10x büyümüş ve bu sene 20000 kişi kayıt yaptırmış. Kayıt ücreti de az değil. Bu sayının içinde sonradan haberi olup da günlük gelenler yok. Nitekim son günü ilk güne kıyasla tam anlamıyla bir ana baba günüydü... Ağırlıkta da gençler vardı. Davos’tan G20 zirvesine kadar gün geçmiyor ki küresel iklim krizi konuşulmasın, harekete geçmezsek başımıza gelecek felaketler sıralanmasın... Bugün büyük bir değişim gereği ve isteği var. Çocuklar hala her Cuma toplanıp geleceğimizi elimizden alıyorsunuz diye haykırıyor. Peki harekete geçmesi gerekenler geçiyor mu? Hayır. Çoğu hükümet ayak sürüyor. Bankalar daha da kötü. Davos’a bu yıl giden 24 banka fosil yakıt endüstrisine 2015’de imzalanan Paris antlaşmasından 2018 sonuna kadar 1.4 trilyon ABD doları akıtmış. Bunun sonucunda başımıza gelebileceklerin çok farkında olan, dipten gelen bir hareket var. Mevcut endüstrileri ve iş modellerini gereksiz ve geçersiz kılacak yepyeni bir ekonomi doğuyor. İşte bu ekonominin aktörleri ChangeNOW’da bir araya gelmişti. Aklınıza gelecek her sektörden doğaya ve insana duyarlı, zarar vermeyen hatta insanın geçmişte verdiği zararları onarmaya çalışan sürdürülebilir modadan, tarıma, mobiliteden, yapı malzemelerine, döngüsel ekonomiden, enerjiden, suya, toprağa havaya dair, paketlemeye, dağıtıma dair aklınıza ne gelirse... yüzlercesi bir arada... hepsini görmek tanımak tam 2 gün zaman aldı. Bir iplik düşünün 120 C derecede eriyor, dolayısıyla kıyafetleri hızlıca söküp yeniden değerlendirmek, tersyüz etmek ve dönüştürmek çok kolay. Neler neler var, eski kıyafetleri limeleyip yeniden iplik haline getiren bir sistem, sizi kibarca uyarıp duşta yeterince kaldığınızı hatırlatan bir duş başlığı, çamaşır makinenizde yıkama sonrası ortaya çıkan mikroplastikleri süzen bir filtre sistemi, şirketinizin bahçesinde mevsimine göre sebze ve meyve yetiştirip çalışanları işin içine katan ve hatta eve bir file sebze ile gönderen bir girişim, ücretsiz bir tarayıcı uygulaması e-ticaret sitesinde almak istediğiniz ürünün size gerçek yüzünü gösteriyor, plastik atıkları ırmaktan süzen sonra bunları yeniden kullanıma kazandıran bir girişim, mantar miselini kalıplarda büyütüp, fırınlayıp sabitleyerek strafor alternatifi üretenler, su yosunlarından ürettiği bir plastik ile üç boyutlu yazıcıda kaplama veya mutfak kabı basanlar ve daha nicesi, saymakla bitmez. Neredeyse hepsi pazarda tutunmaya başlamış bile... öyle olunca yatırımcılar da tabii üşüşmüştü başlarına. Türkiye’den Good4Trust.org’un yanısıra sadece Impact Hub Istanbul ve Arçelik’in katılması üzücü ve manidardı. Adidas, BNP Paribas, Microsoft, Orange, Patagonia gibi büyük şirketlerin stand açtığı yerde Arçelik’in de çevreci yeni inovasyonlarını bir standda veya konuşmalarda görmek isterdik doğrusu. Biz Good4Trust.org olarak gelecek sene açacağız bir stand, konuşmaya da talibiz bu sefer. Türkiye’den gelecek sene vermemiz gereken önemli bir mesaj var. Batının bireyci ve rekabetçi sistemi ile zirveye katılan işletmelerin yeterli hızda ilerleyerek bizi iklim ve canlılarla, dünya ile barıştırması zor. Geleceği tüketim değil türetim ekonomisi mümkün kılacak. Onun için bütün bu yeni girişimlerin orman gibi makro ölçekte bir döngüsel ekonomide yan yana gelip, dayanışması gerekiyor. Bu yeni ekosistemin oyuncularını, oyun öncesi Grand Palais’in cam kubbesi altında, aynı sahada görmek, geleceğe dair büyük bir umut verdi. https://www.dunya.com/kose-yazisi/degisim-simdi-2020-zirvesi/461778 adresinde de yayınlandı